- Katılım
- May 19, 2010
- Mesajlar
- 14,509
- Tepkime Puanı
- 189
- Puanları
- 63
- Yaş
- 50
Eski adıyla Baksı yeni adıyla Bayraktar köyünü duyanınız oldumu bilmem ama özellikle geçen yıl tüm tv haberlerine konu olmuş Bayburt'ta muhteşem müze manşetleriyle adından çokca bahsedilmişti. Bende bir Bayburt'lu olarak adından bu kadar sık bahsedilen müzeyi görmeden edemedim ve geçen yaz tam 3 saatlik bir yolculuk sonucu müzeyi görme şerefine nail oldum. Niye 3 saatlik yolculuk diyecek olursanız, bayraktar köyünün yolunu bulamadık. 
Bir dağ köyü olan Bayraktar köyünü bulamamak beni hiç endişelendirmiyordu hatta bundan zevk bile alıyordum. Zira dolanıp durdukca muhteşem bir doğayla karşılaşıyor ben doğanın zevkini çıkarırken arabayı kullanan kardeşimin burnundan solumasını görmezden geliyordum.
Sora sora bağdat bulunur demişler. Bayraktar köyü diye gittiğimiz en son köyde nihayet yolu doğru düzgün tarif edecek birine denk geldik ve doğru iz üzerinden devam etmeye başladık.
Dağların arasından eşsiz güzellikleri seyrede seyrede hedefe ulaştık. Köye girmeden Baksı Müzesi kendini gösterdi. Köyün üstünden geçen yolun hemen altında uzay mekiğini andıran ilginç bir mimariyle karşılaştık. Zaten müze yapılırken müzenin mimarisi Bayburt'ta adeta bir şehir efsanesine dönmüş, buranın rusya'yı gözetlemek için kurulan bir üs olduğundan tutunda akla hayale gelmeyecek bir yığın hikaye türetilmişti.
Doğrusunu söylemek gerekirse müzeyi uzaktan görünce bu hikayelere bende hak verdim. Hayatım boyunca böylesine ilginç bir mimariyle karşılaşmamıştım.
Müzenin videosunu aşağıya ekliyorum videoyu izleyince bana hak vereceksiniz.
Baksı müzesi hakkında kendi izlenimlerime burada son verip müze nin kimin ve ne amaçla yapıldığına dair Hürriyet gazetesinin haberinide ekliyorum.
Ve Bayburt Bayraktar (Baksı) Köyü Müzesi Videosu
Bir dağ köyü olan Bayraktar köyünü bulamamak beni hiç endişelendirmiyordu hatta bundan zevk bile alıyordum. Zira dolanıp durdukca muhteşem bir doğayla karşılaşıyor ben doğanın zevkini çıkarırken arabayı kullanan kardeşimin burnundan solumasını görmezden geliyordum.
Sora sora bağdat bulunur demişler. Bayraktar köyü diye gittiğimiz en son köyde nihayet yolu doğru düzgün tarif edecek birine denk geldik ve doğru iz üzerinden devam etmeye başladık.
Dağların arasından eşsiz güzellikleri seyrede seyrede hedefe ulaştık. Köye girmeden Baksı Müzesi kendini gösterdi. Köyün üstünden geçen yolun hemen altında uzay mekiğini andıran ilginç bir mimariyle karşılaştık. Zaten müze yapılırken müzenin mimarisi Bayburt'ta adeta bir şehir efsanesine dönmüş, buranın rusya'yı gözetlemek için kurulan bir üs olduğundan tutunda akla hayale gelmeyecek bir yığın hikaye türetilmişti.
Doğrusunu söylemek gerekirse müzeyi uzaktan görünce bu hikayelere bende hak verdim.
Hayatım boyunca böylesine ilginç bir mimariyle karşılaşmamıştım.Müzenin videosunu aşağıya ekliyorum videoyu izleyince bana hak vereceksiniz.
Baksı müzesi hakkında kendi izlenimlerime burada son verip müze nin kimin ve ne amaçla yapıldığına dair Hürriyet gazetesinin haberinide ekliyorum.
Ressam ve eğitimci Prof. Dr. Hüsamettin Koçan doğduğu köy olan Bayburt'a bağlı Bayraktar Köyü'nde çağdaş sanat ve geleneksel el sanatları yan yana sergileneceği bir müze kurdu. Temmuz ayında açılacak olan müzenin adı Baksı Müzesi. Doğduğu Bayraktar Köyü'nün eski adı Baksı, Kırgız dilinde "şaman" anlamına geliyor.
Doğu Karadeniz’in bakir doğasının tam ortasına kurulmuş olan müze, bir tarafında dağlar ve ovalarla bir diğer tarafında ise Çoruh nehrinin coşkun sularıyla çevrili. Farklı mimarisiyle dikkat çeken müze Hüsamettin Koçan’ın bireysel düşü. 2000 yılında filizlenen proje Başta sanatçılar olmak üzere çok sayıda gönüllünün katkısıyla yıllar içinde gerçek bir toplumsal projeye dönüşen Baksı Müzesi 10 yıllık zorlu bir serüvenin sonunda tamamlandı; Temmuz 2010'da da büyük bir şenlikle kapılarını ardına kadar sanata ve yaşama açacak. Müzenin açılışı için 20 sanatçı ve tasarımcının eserlerinden oluşan bir sergi de hazırlandı.
KÖY HALK GÖZETLEME ÜSSÜ ZANNETTİ
Tam adı ile "Baksı Halk Sanatları Araştırma Uygulama Merkezi" olan müzenin mimarisi Hüsamettin Koçan ve kardeşi Metin Koçan'a ait. Uygulamayı ise mimar Sinan Genim yapmış. Müze binasının farklı mimarisi köylülerin hayli ilgisini çekimiş başlarda, hatta buranın Rusya'yı gözetlemek için kurulmuş bir üs olduğu dedikoduları bile çıkmış.
BAKSI MÜZESİ İSTANBUL'DA GÖRÜCÜYE ÇIKTI
İstanbul’da görücüye çıkan müzenin tanıtım kokteyline Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Yaşar Kemal, İçişleri eski Bakanı Ülkü Güney, Bedri Baykam, Filiz Akın, Emre Kongar, Günseli Kato, Oya Eczacıbaşı’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.
Baksı Müzesi’nin tanıtım kokteyli İstanbul Modern’de yapıldı. Müzenin kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, "Orada doğdum. Öğrendiklerimi ve düşündüklerimi doğduğum yere taşımak istiyorum" dedi. Prof. Koçan müzenin amacını, "Baksı Müzesi, her şeyin merkeze sürüklenmesine karşı durarak, merkezin çevreden algılanmasını öneriyor. Geleneğin yok olmasına, insanlığın öyküsündeki kopukluğa direnecek bir kültürel odak noktası olmayı hedefliyor" diyerek açıkladı.
Kokteylde, müzenin oluşmasında katkıda bulunanlara plaketleri, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan tarafından verildi. Bayburt Valisi Kerem Al ise teşekkür plaketini Yaşar Kemal’a verdi.
Ve Bayburt Bayraktar (Baksı) Köyü Müzesi Videosu
