- Katılım
- Nis 23, 2012
- Mesajlar
- 9,302
- Tepkime Puanı
- 64
- Puanları
- 48
- Yaş
- 54
İŞİNİZİ SEVİN, SEVEMİYORSANIZ BİLE POZİTİF OLUN
Her sabah erkenden kalkıp gece geç saatlerde eve dönmekten sıkıldınız mı? Özellikle de özel sektörde çalışma saatleri çok uzun sürdüğü için herkes aynı sorundan şikayetçi. Peki bu durumda neler yapabilirsiniz, tüm gün işinize nasıl konsantre olabilirsiniz?
1. Çok kötüyse sadece bırakın: Eğer iş yerinizde son noktaya geldiyseniz, çıkış planı yapmaya ihtiyacınız var demektir. Ancak, ailenizi geçindirmek, ev kiranızı ödemek için bu işte kalmanız gerekiyorsa ve bu sektörde hemen yeni bir iş bulamayacağınızı düşünüyorsanız bir müddet daha devam edip para biriktirin. Biraz dinlenmek için birkaç gün izin alın. Bir taraftan da yeni bir iş aramaya başlayın.
2. Bırakamıyorsanız patronunuzla anlaşmayı öğrenin: Patronunuzla baş etmenin yolu biraz mesafe bırakmaktır. Patronunuzdan daha iyi olmak için onunla çılgın bir yarışa girmeyin. Çünkü, her koşulda o bu konuda daha iyidir.
3. Dengeyi bulun: Küçük, stratejik değişiklikler dengeyi bulmanızda büyük farklar meydana getirebilir. Karşınıza çıkan her engelde işinizi değiştirmeyi düşünmek yerine, sahip olduğunuz işe bağlanın, küçük detaylara daha çok önem verin. Sizi mutlu eden anları not alın ve bu çizgiler üzerinden ilerleyin. Büyük kararlar kısa bir süre için memnuniyet verir, ancak şayet küçük sıkıntıları büyütürseniz ve mesut olduğunuz anları görmezden gelirseniz, bu durum hep tekrarlar.
4. İş arkadaşlarınızla iyi geçinin: İşinizden nefret ederseniz, her şeyden nefret edersiniz. İşyerinde sıkıntılarınızı veya mutluluğunuzu paylaşabileceğiniz arkadaşlarınız varsa, sıkılmazsınız ve işte daha başarılı olursunuz. Hattâ bir araştırmaya göre, işyerinde arkadaş sahibi olmanın ömrü uzattığı açıklanıyor.
5. Biraz esneklik isteyin: Patronunuzdan fazladan bir esneklik isteyin. Yaptığınız iş buna müsaitse bazen evden çalışın. Bu sayede kendinizi biraz daha rahat hissedebileceksiniz.
6. Menfi fikirlerinizi bastırın: İşiniz hakkında şikayet etmek eğlenceli olabilir. Çünkü burada içinizde biriktirdiklerinizi dışarı atıyorsunuz. Fakat, asabiyetinizi göstermek ise öfkenizi daha da kötüleştirecektir. Eğer bu menfilik iş arkadaşlarınıza da yayılırsa, bu durumu daha kötü hale getirir. Şikayet etmek yerine çözümler üzerinde düşünün. Bu sorunları çözmek için yollar bulmaya çalışın. İşyerinizdeki işleyişi değiştiremiyorsanız, sıkıntılarla baş etmenize yardımcı olacak yolları düşünün.
7. Sağlıklı olun: Ruh ve akıl sağlığınızın düzenli olması halinde, yapamayacağınız şey yoktur. İşe yeni başlayanlar, her gece ne zaman yatacağınıza karar verin ve bunu sürekli tatbik edin. Haftada 3-4 defa tatbik edebileceğiniz bir idman bulun ve yapın. Ucuz ve sağlıklı yemekler yapmaya başlayın. Her gün kendinize belirli bir zaman ayırın ve hiçbir şey yapmayın, dinlenin. Gerekirse bunların hepsini yapmak için bir plan yapın.
8. Kötü günlerden sakının: Bir dizi küçük engeller ortaya çıktığında umumiyetle bunlar sizin için kötü günlerdir. O gün her şey normal halinden daha kötüye gidiyor gibi görünüyorsa, bir adım geri gidin ve neler olduğuna bakın. Küçük engellerin gününüzü mahvetmesine izin vermeyin. Şayet durumlara gerçekçi bir şekilde bakarsanız, potansiyel bir kötü günü başlamadan durdurabilirsiniz.
9. Kendinizi işinize verin: Muhtemelen zaten bunu bedenen zaten yapıyorsunuz. Eğer işinizi yaparken üretici, meraklı olursanız ve işinizi severek yaparsanız hem işinizden zevk alırsınız, hem de daha başarılı olursunuz. Ayrıca ilgi alanlarınızı da işinize yansıtabilirseniz işinizi zevkli, eğlenceli hale getirirsiniz.
10. Bakış açısı kazanın: Bugün tüm hayatınızın sadece bir günüdür. Bu sebeple hayatınızda yaşadığınız olumsuzluklara değil, olumlu olaylara odaklanın. İşte de problemleri çözmenin ne kadar sıkıcı olduğunu düşünmeyin, tam tersi zamanınızı işinizin olumlu yönlerine ayırın. Hayatta karnınızı doyuracak yemeğiniz, yaşabileceğiniz bir eviniz ve yapacak bir işiniz varsa şanslısınızdır. Hele bir de sizinle alâkadar olan, sizi merak eden insanlar varsa değmeyin keyfinize. Bu nedenle işyerinizdeki küçük sıkıntıları dert etmeyin ve pozitif olun.
Hangi işi yaparsanız yapın sevmeye çalışın. Sevgisiz yaşamak ne kadar zor ise sevmeden saatlerinizi geçirmek işyerinizde o kadar zor gelecektir. Yaptığınız işin önemi yok ki. Siz bir duvarcı ustası da olabilirsiniz, bir mimar da, bir mühendisde, bir boya ustası da ya da aklınıza gelen hangi işte çalışırsanız çalışın o işi en iyi yapan siz olmalısınız. Siz işinizi yaparken mutlu ve huzurlu olursanız bu çalışmanıza da yansıyacaktır. Olumlu düşünmeye çalışın. Sizin yerinizde olmayı isteyen binlerce kişi varken orada bulunan sizsiniz şanslısınız ki sahibi olduğunuz bir işiniz var. Memnun değilseniz daha iyi şartlarda başka bir iş buluncaya kadar devam etmelisiniz ama elinizdekiyle de mutlu olmayı becerebilmeniz tamamen size bağlı.
İşinizi küçümsemeyin. Santral memuru olan bir arkadaşım kendini sadece bir memur olarak tanımlamıştı. Ne yeteneklerini keşfedebilmişti ne de işini ne kadar iyi yaptığının farkında değildi. O bir iletişim uzmanıydı. Temsil ettiği kurumun dış yüzü olan sesi aslında topluma ulaşan başarının yansımasıydı. Mesleğiniz ne olursa olsun ya da mesleğiniz olmasa bile sahibi olduğunuz işiniz sizin maddi dayanağınız olmanın dışında manevi gücünüz olmalıdır.
Kendi mutluluğunuz için , elinizdekilerin kıymetini bilin, somurtkanlığı bırakın, ne kadar şanslı olduğunuzu ve yerinizde olmak isteyen binlerce işsizi düşünün. Haydi gülümseyin kendinize, işinize, hayata
Her sabah erkenden kalkıp gece geç saatlerde eve dönmekten sıkıldınız mı? Özellikle de özel sektörde çalışma saatleri çok uzun sürdüğü için herkes aynı sorundan şikayetçi. Peki bu durumda neler yapabilirsiniz, tüm gün işinize nasıl konsantre olabilirsiniz?
1. Çok kötüyse sadece bırakın: Eğer iş yerinizde son noktaya geldiyseniz, çıkış planı yapmaya ihtiyacınız var demektir. Ancak, ailenizi geçindirmek, ev kiranızı ödemek için bu işte kalmanız gerekiyorsa ve bu sektörde hemen yeni bir iş bulamayacağınızı düşünüyorsanız bir müddet daha devam edip para biriktirin. Biraz dinlenmek için birkaç gün izin alın. Bir taraftan da yeni bir iş aramaya başlayın.
2. Bırakamıyorsanız patronunuzla anlaşmayı öğrenin: Patronunuzla baş etmenin yolu biraz mesafe bırakmaktır. Patronunuzdan daha iyi olmak için onunla çılgın bir yarışa girmeyin. Çünkü, her koşulda o bu konuda daha iyidir.
3. Dengeyi bulun: Küçük, stratejik değişiklikler dengeyi bulmanızda büyük farklar meydana getirebilir. Karşınıza çıkan her engelde işinizi değiştirmeyi düşünmek yerine, sahip olduğunuz işe bağlanın, küçük detaylara daha çok önem verin. Sizi mutlu eden anları not alın ve bu çizgiler üzerinden ilerleyin. Büyük kararlar kısa bir süre için memnuniyet verir, ancak şayet küçük sıkıntıları büyütürseniz ve mesut olduğunuz anları görmezden gelirseniz, bu durum hep tekrarlar.
4. İş arkadaşlarınızla iyi geçinin: İşinizden nefret ederseniz, her şeyden nefret edersiniz. İşyerinde sıkıntılarınızı veya mutluluğunuzu paylaşabileceğiniz arkadaşlarınız varsa, sıkılmazsınız ve işte daha başarılı olursunuz. Hattâ bir araştırmaya göre, işyerinde arkadaş sahibi olmanın ömrü uzattığı açıklanıyor.
5. Biraz esneklik isteyin: Patronunuzdan fazladan bir esneklik isteyin. Yaptığınız iş buna müsaitse bazen evden çalışın. Bu sayede kendinizi biraz daha rahat hissedebileceksiniz.
6. Menfi fikirlerinizi bastırın: İşiniz hakkında şikayet etmek eğlenceli olabilir. Çünkü burada içinizde biriktirdiklerinizi dışarı atıyorsunuz. Fakat, asabiyetinizi göstermek ise öfkenizi daha da kötüleştirecektir. Eğer bu menfilik iş arkadaşlarınıza da yayılırsa, bu durumu daha kötü hale getirir. Şikayet etmek yerine çözümler üzerinde düşünün. Bu sorunları çözmek için yollar bulmaya çalışın. İşyerinizdeki işleyişi değiştiremiyorsanız, sıkıntılarla baş etmenize yardımcı olacak yolları düşünün.
7. Sağlıklı olun: Ruh ve akıl sağlığınızın düzenli olması halinde, yapamayacağınız şey yoktur. İşe yeni başlayanlar, her gece ne zaman yatacağınıza karar verin ve bunu sürekli tatbik edin. Haftada 3-4 defa tatbik edebileceğiniz bir idman bulun ve yapın. Ucuz ve sağlıklı yemekler yapmaya başlayın. Her gün kendinize belirli bir zaman ayırın ve hiçbir şey yapmayın, dinlenin. Gerekirse bunların hepsini yapmak için bir plan yapın.
8. Kötü günlerden sakının: Bir dizi küçük engeller ortaya çıktığında umumiyetle bunlar sizin için kötü günlerdir. O gün her şey normal halinden daha kötüye gidiyor gibi görünüyorsa, bir adım geri gidin ve neler olduğuna bakın. Küçük engellerin gününüzü mahvetmesine izin vermeyin. Şayet durumlara gerçekçi bir şekilde bakarsanız, potansiyel bir kötü günü başlamadan durdurabilirsiniz.
9. Kendinizi işinize verin: Muhtemelen zaten bunu bedenen zaten yapıyorsunuz. Eğer işinizi yaparken üretici, meraklı olursanız ve işinizi severek yaparsanız hem işinizden zevk alırsınız, hem de daha başarılı olursunuz. Ayrıca ilgi alanlarınızı da işinize yansıtabilirseniz işinizi zevkli, eğlenceli hale getirirsiniz.
10. Bakış açısı kazanın: Bugün tüm hayatınızın sadece bir günüdür. Bu sebeple hayatınızda yaşadığınız olumsuzluklara değil, olumlu olaylara odaklanın. İşte de problemleri çözmenin ne kadar sıkıcı olduğunu düşünmeyin, tam tersi zamanınızı işinizin olumlu yönlerine ayırın. Hayatta karnınızı doyuracak yemeğiniz, yaşabileceğiniz bir eviniz ve yapacak bir işiniz varsa şanslısınızdır. Hele bir de sizinle alâkadar olan, sizi merak eden insanlar varsa değmeyin keyfinize. Bu nedenle işyerinizdeki küçük sıkıntıları dert etmeyin ve pozitif olun.
Hangi işi yaparsanız yapın sevmeye çalışın. Sevgisiz yaşamak ne kadar zor ise sevmeden saatlerinizi geçirmek işyerinizde o kadar zor gelecektir. Yaptığınız işin önemi yok ki. Siz bir duvarcı ustası da olabilirsiniz, bir mimar da, bir mühendisde, bir boya ustası da ya da aklınıza gelen hangi işte çalışırsanız çalışın o işi en iyi yapan siz olmalısınız. Siz işinizi yaparken mutlu ve huzurlu olursanız bu çalışmanıza da yansıyacaktır. Olumlu düşünmeye çalışın. Sizin yerinizde olmayı isteyen binlerce kişi varken orada bulunan sizsiniz şanslısınız ki sahibi olduğunuz bir işiniz var. Memnun değilseniz daha iyi şartlarda başka bir iş buluncaya kadar devam etmelisiniz ama elinizdekiyle de mutlu olmayı becerebilmeniz tamamen size bağlı.
İşinizi küçümsemeyin. Santral memuru olan bir arkadaşım kendini sadece bir memur olarak tanımlamıştı. Ne yeteneklerini keşfedebilmişti ne de işini ne kadar iyi yaptığının farkında değildi. O bir iletişim uzmanıydı. Temsil ettiği kurumun dış yüzü olan sesi aslında topluma ulaşan başarının yansımasıydı. Mesleğiniz ne olursa olsun ya da mesleğiniz olmasa bile sahibi olduğunuz işiniz sizin maddi dayanağınız olmanın dışında manevi gücünüz olmalıdır.
Kendi mutluluğunuz için , elinizdekilerin kıymetini bilin, somurtkanlığı bırakın, ne kadar şanslı olduğunuzu ve yerinizde olmak isteyen binlerce işsizi düşünün. Haydi gülümseyin kendinize, işinize, hayata
